Genel

Lobicilik gölgesinde

Sil baştan şekillenmek istenen yeni dünya düzeninde gerek sivil toplum kuruluşlarının gerek iş adamlarının gerek zengin ülkelerin küresel odak oldukları için ortak hedefleri aynıdır. Tek kelimeyle lobicilik olarak ifade edebiliriz. 1800 lü yıllarda süper güçlerin anayasal statü verdiği bu oluşumlar zamanla devletleri tehdit eder hale gelmiştir. Ürettikleri politikalarla yıkıcı etkiler yaratan ve dünya çapında ses getiren lobicilik dünyayı cemberi altına almıştır.
Petrol ve doğalgaz lobisi Rusyada oligarkların elinde finans piyasalarını ciddi oranda etkilemiştir.Ekonomide komünizm işlerliğini malesef yitirmiş Rusya da krize yol açmıştır.
Lobicilikte kıta avrupasında Almanya Fransa ve İngiltere önde gelen ülkelerdendir. Özellikle Ermeni ve Yahudi lobileri son derece aktif çalışmaktadır. Vakıflar ve stklar üzerinden teröre destek hat safhadadır bu ülkelerde. Fransa son çeyrekte yaşanan terör eylemlerinde bunun faturasını ağır ödemiştir. Bilindiği üzere bu kıta avrupası ülkelerinin parlamentolarında Yahudi Lobileri aktif çalışıyor.
Savaş lobilerinin hain planlarıyla yıpratılan ülkelerde vatandaşlar göçe maruz bırakılarak göç alan ülkelerin ekonomilerini çökertmektedirler.
Türkiyenin son asgari angajmanı bilindiği gibi idlib’te gerçekleşmişti. Rusya ve Iran desteği ile çatışmasızlık bölgelerini sırayla ele geçiren Şam’ın bir sonraki hedefinin İdlib olacağı bilinmekteydi. Ancak Türkiye İdlibe dönük bir askeri harekatın bölgede yaşayan 3.5 milyon Suriyelinin Türkiyeye göçü ile sonuçlanması, derin 2023 krizine zemin hazırladı. Gerek ticari, büyük küçük esnaf gerekse de organize sanayi işletmecileri tek suçlu göç hareketlenmelerini işaret etmektedir. Istikrarsız ekonominin göstergesi temel makro ekonomik faktörler para lobisinden beslenmekte olduğu için görünmez el burdada hissetmiştir kendini.Quad oluşumu ile petrol ülkeleri Nijerya ve Hindistan doğalgaz lobiciliginin kıskacındadır. Lobicilik tamamen ulus altı örgütlenmeler ile sermayeyi ele geçirmiştir.